Turizmi ile Türkiye’nin can damarını oluşturan Antalya, ülkemizdeki turizme en çok katkı sağlayan şehirlerin başında yer alır. Özellikle sahil kesmi olmak üzere iç bölgelerindeki turistik alanlarıyla ziyaretçilerin dikkatini çeken Antalya’da yaşam bir harikadır. Antalya’ya gitmeden önce mutlaka plan yapmanız lazım, önce Antalya ile ilgili kısa kısa bilgilere yer verelim sonrasında ise not defterinizde Antalya’da Gezilecek Yerler başlığına ekleyebileceğiniz yerlere birlikte bakalım.

Antalya İlçeleri

Akseki Gündoğmuş Korkuteli
Aksu İbradı Kumluca
Alanya Demre Manavgat
Döşemealtı Kaş Muratpaşa
Elmalı Kemer Serik
Finike Kepez
Gazipaşa Konyaaltı

Antalya Tarihi

Attalos yeni bir kent kurulması gerektiğini düşünerek adamlarına “Bana yeryüzündeki cenneti bulun!” emrini vermiş. Adamları ise ülkelerinde cenneti aramaya koyulmuşlar ve sonra gelip Bergama Kralı İkinci Attalos’a “Gerçekten bir cennet bulduk” demişler. Buldukları yer Antalya’nın eski liman çevresi, yani daha bilindik adıyla kale içindeki Eski Antalya. Burada kent kurmaya karar verildikten sonra kentin adı da Attalos’un kenti anlamına gelen Attaleia olsun demişler. Cumhuriyet yıllarına geldiğimizde ise Antalya olarak değişmiş.

Antalya’da Gezilecek Yerler Listesi

Kaleiçi

KALEİÇİ

Antalya’nın tarihi limanı, Kesik Minare, Yivli Minare, Hadrianus Kapısı ve Hıdırlık Kulesi gibi yerleri içerisinde barındıran Kaleiçi; çağlar boyu bir çok uygarlıklara ev sahipliği yapan, turistik tesisleriyle ve özellikle tarihi özellikleriyle turistlerin ilgi odağı haline gelen bir yerdir. Çok sayıda girişi vardır ve tüm çevresi surlarla çevrilidir. Kaleiçi’nde Osmanlı İmparatorluğu dönemine ait eserler ve konaklar vardır. Yalnız bu konakların çoğu şu anda butik otel, restoran ve kafe olarak hizmet veriyor. Antalya’da gezilecek yerler arasında ilk sırada yer verdiğimiz Kaleiçi’ni ziyaret etmeden Antalya’dan ayrılmayın.

Düden Şelalesi

dudenselalesi

İhtişamlı görünümüyle insanda hayranlık duygusu uyandıran Düden Şelalesi, özellikle yaz aylarında turistlerin uğrak noktası haline geliyor. 40 metre yükseklikten akan su, şelaleyi ziyaret edenlerde müthiş bir his bırakıyor. Şelale ikiye ayrılıyor; Aşağı Düden ve Yukarı Düden. Şelalenin etrafındaki doğal yaşamın var oluşu şelaleyi diğer şelalelerden ayıran en büyük özellik. Şelalenin diğer adı da İskender Şelalesi olarak bilinir, Büyük İskender bu bölgeden geçtiği sırada atlarına bu su kaynaklarından besliyormuş.

Perge Antik Kenti

pergeantikkenti

Antalya şehir merkezinden 18 km uzaklıkta olan Perge Antik Kenti, Aksu ilçesi sınırları içerisindedir. Eskiden Pamfilya Bölgesi’ne başkentlik yapmıştır. UNESCO Dünya Geçici Miras Listesi’nde yer alır.

Perge Antik Kenti’nin bulunduğu alan oldukça büyük ve buraya giriş yaptıktan sonra bir süre yürümeniz gerekiyor. Sur duvarlarının kalıntıları size rehberlik ediyor, bu güzergahta giderken hem sur duvarlarını hem de yıkılmış kuleleri görebiliyorsunuz. Yolun sonundaki yapıların adı bazilikadır.

Antalya Müzesi

antalyamuzesi

Savaş sırasındaki eserlerin zarar görmemesi için kurulan Antalya Müzesi, Alt Paleolitik Çağ’dan Roma Dönemi’ne kadar uzanan bir döneme tanıklık ediyor. Antalya sınırları içerisinde yaşamış üç önemli Akdeniz antik uygarlığı Likya, Pamfilya ve Pisidya’ya adanan Antalya Müzesi 1988’de Avrupa Konseyi Yılın Müzesi ödülünü aldı. Müzeye giriş ücreti 36 TL’dir.

Adres: Bahçelievler Mh. Konyaaltı Cd. No:88
E-mail: antalyamuzesi@kultur.gov.tr
Tel: 0242 238 56 88
Tel: 0242 238 56 89

Yaz Dönemi ( 1 Nisan – 31 Ekim )
Açılış Saati: 08:30
Kapanış Saati: 19:00
Kış Dönemi (31 Ekim – 1 Nisan )
Açılış Saati: 08:30
Kapanış Saati: 17:30

Yivli Minare

yivli minare

İlk islamî yapıtlardan biri olan Yivli Minare, külliyenin içerisinde yer alır. Bazı yerlerde cami ve minarenin farklı zamanlarda yapıldığı yazmaktadır. Kaidesi kesme taştandır. Gövdesi ise tuğla ve firuze renkli çinilerden yapılmıştır. Antalya’nın simgesi haline gelen minare 8 yivlidir. Yüksekliği 38 metredir ve 90 basamaklı merdiven ile çıkılmaktadır.

Hadrian Kapısı

hadrian kapisi

Hadrianus Kapısı, kentin etrafında bulunan surların üzerindeki anıtsal kapılardan biri. Roma İmparatoru Hadrianus’un Antalya’yı ziyareti sırasında ona hitaben yapılmıştır. İmparator Hadrianus’un Antalya’ya gelişinden dolayı M.S. 130 yılında yaptırılan Hadrianus Kapısı, Kaleiçi’ne girişin en önemli konumundadır. Halk tarafından Üç Kapılar diye anılan bu yapı Antalya’nın simgesi haline gelmiş en iyi korunan eserlerinden biridir.

Hıdırlık Kulesi

hidirlik kulesi

Antalya sınırları içerisinde bulunan ve 2. Yüzyılda yapıldığı bilinen silindir biçiminde bir kule olan Hıdırlık Kulesi, 14 metre yüksekliğinde, alt kısmı kare ve üstü silindir biçimindedir. Deniz feneri ve körfeze yaklaşan gemileri gözetlemek amacıyla kullanılan Hıdırlık Kulesi, bazı kaynaklarda ise bir kahraman mezarı olarak gösterilmektedir.

Antalya Saat Kulesi

saat kulesi

Yerden yüksekliği 14 metre, surlardan yüksekliği 8 metre olan kulenin dört tarafında saat ve tepesinde ise bir çan bulunuyor. Kulenin kubbesi 1942 yılında meydana gelen fırtınada yıkılmış. Eskiden etrafında dükkanlar olsa da sonradan yapılan düzenlemeyle hepsi yıkılarak kulenin bugünkü hali ortaya çıkmış. Ayrıca idam edilenleri de bu kuleye astıkları söylenir. Bu bilgiyle birlikte Türkiye’de toplam 17 tane saat kulesi olduğunu da hatırlatalım. Türkiye’deki Saat Kuleleri sayfamızda listeye bakabilirsiniz.

Likya Yolu

likyayolu

Antalya ile Fethiye arasında bulunan ve yaklaşık 535 kilometre uzunluğuyla Türkiye’deki yürüyüş rotaları göz önüne alındığında en dikakt çeken parkur Likya Yolu’dur. Bu parkur Antik Likya Yolu olarak da bilinir. Dünyanın en iyi rotalarından biri olarak bilir ve bir çok ülkenin turizm dergilerine konu olmuştur. Hayatınızda mutlaka görmeniz gereken yerlerin başında yer alır. Ekibimizin de önerdiği bu yerde 2007’de Türkiye’nin en güzel manzarası seçilen Galidonya Feneri’ni Likya Yolu’ndayken göreceksiniz.

Çıralı

cirali antalya

Çıralı, muhteşem koylara sahip, kumsalı ve ağaç evlerden oluşan pansiyonlarıyla gezginlerimiz tarafından mutlaka görülmesi gereken yerler listesine çoktan eklendi. Geceleri caretta carettaları korkutmamak için bütün ışıkların kapatılıyor. Burası hem karavan hem de çadır kampı için çok uygun. Olympos dağının altında uzun ve mükemmel bir kumsalı olan Çıralı’da konaklamak isterseniz portakal bahçelerinin arasındaki otelleri tercih edebilirsiniz.

Olimpos ( Olympos )

olimpos olympos antalya

Antalya’ya 85 km uzaklıkta olan Olimpos, Caretta Caretta kaplumbağalarının yavrulama alanı olarak bilinir ve bu yüzden sit alanı olarak korunur. Sırt çantanızla gelip kamp yapabileceğiniz eşsiz bir yerdir. Ağaç evlerinin yanı sıra çadır kampı için de uygundur. Ayrıca Çıralı, Likya Yolu üzerindedir.

Adrasan Koyu

adrasankoyu

Adrasan, Kumluca ilçesinin bir köyü olarak geçer. Adrasan Koyu yaklaşık 2 km uzunluğunda temiz bir denize sahip. Koyun etrafındaki dağlar ormanlarla kaplı, koyda ücretli ve ücretsiz plajların yanı sıra yeme içme mekanları da var.  Yine burası da Likya Yolu üzerinde yer alıyor.

Lara Plajı

lara plaji

Antalya şehir merkezinden 18 kilometre uzaklıkta olan Lara Plajı, otogara 22 kilometre, çevre yoluna da 19 km uzaklıktadır. Lara Plajı’nın en önemli özelliği kumsalların genişliği ve ince kumun oluşudur. Altınkum Plajı olarak da bilinir.

Xanthos Antik Kenti

xanthos antik kenti

Xanthos Antik Kenti ismini Xanthos Irmağı’nın yakınında oluşundan alır. Likya’daki en eski ve en büyük yerleşim yeri olarak bilinir. Likya’nın merkezi konumunda olan yer M.Ö. 7. Yüzyıla kadar süregelen bir geçmişi olduğu düşünülüyor. Xanthos Antik Kenti’nde yaşayanlar Pers istilasında kendilerini savunamayacaklarını anladıklarında önce kadın ve çocukları, sonrasında da yerleşim yerlerini yakıp toplu intihar etmişlerdir.

Köprülü Kanyon

koprulu kanyon

Türkiye’nin en uzun kanyonlarından birisi olan Köprülü Kanyon’un 14 kilometre uzunluğu ve 100 metreden yüksek duvarları bulunuyor. Ayrıca Türkiye’de rafting dendiğinde akla ilk gelen yerlerden biridir. Kanyon civarında Selge Antik Şehri’ne ait kalıntılar bulunmaktadır.

Aspendos Antik Tiyatrosu

aspendos antik tiyatrosu

Aspendos Tiyatrosu, M.S. 2. Yüzyılda inşa edilmiştir. Akustik özelliğiyle sesi en uzağa en güzel şekilde iletiyor olması burayı diğer yapılardan ayırmaktadır. Antik çağdan günümüze ulaşmıştır. Bu yapının yaklaşık olarak 15 bin kişilik kapasitesi bulunmaktadır.

Damlataş Mağarası

damlatas magarasi

Türkiye’nin turizme açılan ilk mağarası özelliğini taşıyan Damlataş Mağarası görenleri büyüleyici bir yapıya sahiptir. Binlerce sarkıt ve dikitlerle süslenmiş bu mağara koruma altındadır ve araştırmalara konu olmuştur. Yıllar önce taş ocağı çalışmalarındaki patlama sonucu fark edilen bu mağara günümüzde turistler tarafından oldukça ziyaret edilmektedir.

Gezi Anılarınızı ve Düşüncelerinizi Paylaşın